Perry kuramı : Perry, araştırma grubu olarak belirlediği Harvard ve Radcliffe Üniversiteleri Güzel Sanatlar Bölümü öğrencileriyle dört yıllık fakülte deneyimlerine ilişkin görüşmeler yapmıştır. Büyük çoğunluğu erkek olan bu öğrencilerin üniversitenin ilk ve son yıllarındaki bilgi ile ilgili inançlarını incelemiş ve elde ettiği bulgulara dayanarak bireylerin epistemolojik gelişimlerini dualizm (dualism), çoğulculuk (multiplism), görececilik (relativism), bağlılık (commitment) olarak adlandırdığı dokuz gelişimsel evreyi kapsayan dört temel gelişimsel düzeyle açıklamıştır. Bilginin doğasına dualist bakış açısı geliştiren bireyler, bilginin mutlak ve kesin olduğuna(ya doğru, ya yanlış); doğru bilginin ancak uzmanlar tarafından oluşturulup kitlelere aktarıldığına inanmaktadırlar.Zamanla çoğulcu bakış açısı geliştiren bireyler ise,bilginin mutlak ve kesin olmadığına; uzmanların bilgisinin kesin olamayacağına ve dahi kendi görüşlerini oluşturma haklarının bulunduğuna inanmaktadırlar.
Bilginin aktif ve kişisel olarak yapılandırıldığını düşünen görececibireyler, kendilerini etkin bir anlam oluşturucu olarak algılamaktadırlar. Bağlılık düzeyindeki bireylerde ise, göreceli düşünme devam etmekle birlikte, belli birbakış açısı ya da görüşe esnek ama güçlü bir biçimde inanma söz Konusudur.
Donma Etkisi: K. Lewin'in (1947), karar verme etkinliğinin sonuçlarını belirtmek üzere ortaya attığı bu kavram (freezing), insanların 'onlara kendi kararları gibi görünen şeylere katılma ve bu kararlara uygun davranma eğilimi gösterdikleri' varsayımına dayanmaktadır. Örneğin akşam dışarda eğlenmek için pek çok seçeneğe sahip olan bir aile, içlerinden birinin X konserine bedava bileti olduğu için öncelikli seçeneklerinden vazgeçebilir. adı üstünde yani bir iş başarısız oluyorsa bile eğer kayıp varsa zaten kayıp olduğu için devam edilir. örneğin be kumar oynuyorum çok zarar ettim. mantıken kalkmam gerekiyor ama kalkmıyorum zaten zarar etmişim oynamaya devam. Donuyorum yani.
Dekalaj: her çocuğun bilişsel gelişimindeki farklılıklar anlamına gelmektedir. Örneğin, Piaget (1953) yatay dekalaj (horizontaldecalage) kavramını çocukların bilişsel gelişiminde, korunuma ilişkin becerilerin farklı zamanlarda ortaya çıktığını belirtmek amacıyla kullanmıştır. Düşey dekalaj ise, çocuğun sahip olduğu belli bir bilgi/beceriyi bir alanda göstermesi, başka bir alanda ise göstermemesidir.
Omnipotent Dusunme: Ergenlerde görülür. Kendisinde her şeyi yapabilecek gücü görmesidir. Yanı hayaller kurar ileride çok lüks arabam olacak villa alacağım gibi ve bunu yapabilecek gücü kendisinde görür. Ebeveynler onlara çabalamazsan çalışmazsan hiç birşey elde edemezsin dediklerinde ise onların bu konuları çok abarttığını düşünür.
Koşullu engellenme: Hull, yorgunluk olumsuz bir dürtü durumudur demiş ve bu durumda tepkide bulunmanın pekiştirici bir etkiye sahip olduğunu söylemiştir.
KUANTUM ÖĞRENME: Öğrencilere öğrenmeyi öğretme stratejisinden oluşmaktadır. Stratejinin bir kısmı şöyledir: 1. Öğrenmeyi tekrar etme, 2. Aktif Öğrenme, 3. Not Alma Teknikleri, 4. Uygun Yazma Teknikleri, 5. Hafıza Geliştirme Stratejileri 6. Mantıklı / Yaratıcı düşünme
Sıcak Sandalye : Sıcak sandalye tekniği, bir karakterle veya içinde bulunduğu role iyi konsantre olmuş biriyle röportaj yapmaktır. Gruptakiler ve öğretmen sorular yöneltir. Bu durum, doğaçlama yoluyla yapılan hareketin durdurulması ve karakterlerin olduğu yerden alınıp, soru soracaklarla karşı karşıya gelmek için ‘sıcak sandalye’ ye oturtulmasıyla başlar. Karakterlerin ve rollerin anlaşılmasına destek olmakla beraber motivasyonun da önemini anlamak için bu teknik kullanılabilmektedir.
Top taşıma: Öğrencilerin konuyu farklı konuşmasına fırsat veren bir tekniktir.Teknikte öğrenciler iç içe iki çember oluşturur . İç ve dış çemberdekiler yüz yüze gelecek şekilde ikişerli biçimde ayakta dururlar ve konuşurlar.Sonra her biri bir adım kayarak önce eşinin yanındaki ile yeni bir ikili oluşturur. Böylece her öğrenci birkaç eşle görüşme fırsatı bulur.
Bilginin aktif ve kişisel olarak yapılandırıldığını düşünen görececibireyler, kendilerini etkin bir anlam oluşturucu olarak algılamaktadırlar. Bağlılık düzeyindeki bireylerde ise, göreceli düşünme devam etmekle birlikte, belli birbakış açısı ya da görüşe esnek ama güçlü bir biçimde inanma söz Konusudur.
Donma Etkisi: K. Lewin'in (1947), karar verme etkinliğinin sonuçlarını belirtmek üzere ortaya attığı bu kavram (freezing), insanların 'onlara kendi kararları gibi görünen şeylere katılma ve bu kararlara uygun davranma eğilimi gösterdikleri' varsayımına dayanmaktadır. Örneğin akşam dışarda eğlenmek için pek çok seçeneğe sahip olan bir aile, içlerinden birinin X konserine bedava bileti olduğu için öncelikli seçeneklerinden vazgeçebilir. adı üstünde yani bir iş başarısız oluyorsa bile eğer kayıp varsa zaten kayıp olduğu için devam edilir. örneğin be kumar oynuyorum çok zarar ettim. mantıken kalkmam gerekiyor ama kalkmıyorum zaten zarar etmişim oynamaya devam. Donuyorum yani.
Dekalaj: her çocuğun bilişsel gelişimindeki farklılıklar anlamına gelmektedir. Örneğin, Piaget (1953) yatay dekalaj (horizontaldecalage) kavramını çocukların bilişsel gelişiminde, korunuma ilişkin becerilerin farklı zamanlarda ortaya çıktığını belirtmek amacıyla kullanmıştır. Düşey dekalaj ise, çocuğun sahip olduğu belli bir bilgi/beceriyi bir alanda göstermesi, başka bir alanda ise göstermemesidir.
Omnipotent Dusunme: Ergenlerde görülür. Kendisinde her şeyi yapabilecek gücü görmesidir. Yanı hayaller kurar ileride çok lüks arabam olacak villa alacağım gibi ve bunu yapabilecek gücü kendisinde görür. Ebeveynler onlara çabalamazsan çalışmazsan hiç birşey elde edemezsin dediklerinde ise onların bu konuları çok abarttığını düşünür.
Koşullu engellenme: Hull, yorgunluk olumsuz bir dürtü durumudur demiş ve bu durumda tepkide bulunmanın pekiştirici bir etkiye sahip olduğunu söylemiştir.
KUANTUM ÖĞRENME: Öğrencilere öğrenmeyi öğretme stratejisinden oluşmaktadır. Stratejinin bir kısmı şöyledir: 1. Öğrenmeyi tekrar etme, 2. Aktif Öğrenme, 3. Not Alma Teknikleri, 4. Uygun Yazma Teknikleri, 5. Hafıza Geliştirme Stratejileri 6. Mantıklı / Yaratıcı düşünme
Sıcak Sandalye : Sıcak sandalye tekniği, bir karakterle veya içinde bulunduğu role iyi konsantre olmuş biriyle röportaj yapmaktır. Gruptakiler ve öğretmen sorular yöneltir. Bu durum, doğaçlama yoluyla yapılan hareketin durdurulması ve karakterlerin olduğu yerden alınıp, soru soracaklarla karşı karşıya gelmek için ‘sıcak sandalye’ ye oturtulmasıyla başlar. Karakterlerin ve rollerin anlaşılmasına destek olmakla beraber motivasyonun da önemini anlamak için bu teknik kullanılabilmektedir.
Top taşıma: Öğrencilerin konuyu farklı konuşmasına fırsat veren bir tekniktir.Teknikte öğrenciler iç içe iki çember oluşturur . İç ve dış çemberdekiler yüz yüze gelecek şekilde ikişerli biçimde ayakta dururlar ve konuşurlar.Sonra her biri bir adım kayarak önce eşinin yanındaki ile yeni bir ikili oluşturur. Böylece her öğrenci birkaç eşle görüşme fırsatı bulur.
Yorum Gönder